Açılış Konuşması

Sayın Katılımcılar,

Öncelikle hepiniz hoş geldiniz. Türkiye'de Demir Madenciliği ve Demir-Çelik endüstrisinin geleceğini şekillendirmek amacıyla düzenlediğimiz "Demir Çalıştayı"nın bir parçası olarak, siz değerli katılımcılarımızla bir araya gelmekten büyük mutluluk duyuyorum.

Bu önemli toplantıda, Demir Madenciliği ve Demir-Çelik endüstrisinin mevcut durumunu ve geleceğini ele aldık, sektördeki güncel sorunları ve fırsatları değerlendirdik. Aynı zamanda, stratejik yönlendirmeler belirleyerek sektörün sürdürülebilir büyümesini sağlayacak adımlar atmayı hedefledik.

Demir Madenciliği ve Demir-Çelik endüstrisi, ülkemizin ekonomik gelişiminde ve sanayileşmesinde kritik bir rol oynamaktadır. Gelişen teknoloji, küresel rekabet ve çevresel zorluklar, bu sektörde faaliyet gösteren kuruluşlarımızı daha da yenilikçi ve sürdürülebilir bir şekilde hareket etmeye mecbur kılıyor.

Bu çalıştay, sektörün mevcut durumunu anlamamıza, güçlü yönlerimizi öne çıkarmamıza ve önümüzdeki zorlukları başarıyla aşmak için stratejiler geliştirmemize yardımcı olacak değerli bir platform olmuştur.

Sizlerle beraber geçen yıl bu zamanlar demir sektörünün sorunları, önceliklerini, beklentilerini öğrenmek/belirlemek amacıyla yola çıktık. Amacımız sadece çalıştay yapmak değil her geçen büyüyen sektörün sorunlarını ve beklentilerini ilgili merciilere doğru bir şekilde aktarmaktı.

Ülkemizde başta deprem ve sonrasında yaşanan seçim süreci nedeniyle planlarımızda bir miktar gecikme yaşadık. Bundan sonraki süreçte ilk başta olduğu gibi sizlerle beraber hareket ederek yol haritasını oluşturacak ve yapılması gereken hamleleri beraber yapacağız. Biz bu süreçte doğru cevapları aramak yerine doğru soruları sormayı tercih ettik.

Soruları /sorunları beraber tespit ettik. Düzenlediğimiz çalıştayda demir madenciliği ve demir-çelik endüstrisine yönelik uzman görüşlerini paylaşan değerli konuşmacılarımızın sözlerini ve yönlendirmelerini dikkatle dinledik. Katılımcılarımızın fikirlerine ve katkılarına büyük önem verdik.

Avrupa Yeşil Mutabakatı’nın 2019 yılında açıklanması ve bu kapsamda 2030 yılına kadar sera gazı emisyonlarının %50 oranında azaltılması ve yine devamında 2050 yılında ise “karbon nötr” hale gelmesi hedefleri, Doğu ve Batı dünyası arasında bir köprü rolü üstlenen Türkiye’mizde de özellikle Çelik sektöründe “Yeşil Çelik” hedeflerinin giderek daha büyük önem arz etmesine sebep olmaktadır.

Bu bağlamda ülkemizde faaliyet gösteren demir madencileri ve demir-çelik üreticilerinin de bu hedefler doğrultusunda bir takım adımlar atması gerektiğinin farkındayız ve bununla ilgili de çalışmalarımızı devam ettiriyoruz.

Sürdürülebilir kalkınma hedeflerimize ulaşmak, ülkemizin refahını artırmak ve sektörümüzün büyüme potansiyelini mümkün olan en üst noktaya çıkarmak için gayret etmeliyiz. Çalıştayda bir araya gelerek, sektörümüzün gücünü ve potansiyelini ortaya koyduk, gelecekteki işbirlikleri ve yatırımlar için fırsatlar yarattık.

Görünen en büyük sorunun sektörün son 20-25 yılda hızlı büyümesi ile artan ihtiyaçlara mevcut düzenlemelerin aynı hızla cevap vermemesi/verememesi olarak yorumladık. Bu sorunu bu şekilde değerlendirdiğimizden dolayı mevcut düzenlemelerin geliştirilmesi ya da değiştirilmesi gerçeği çıktı. Beraber ekip olarak bu sorunları aşabileceğimiz düşünüyorum. Tespit ettiğimiz sorunların çözümü için 7 farklı konu başlığı belirledik ve bu konu başlıklarında ele alınan sorunları gidermek için bir yol haritası oluşturduk.

Sorunlarımıza çözümler bulmayı ve sektörümüzü daha da ileriye taşımayı umut ederek hepinizi selamlıyorum.

Abdulkerim AYDINDAĞ
MTA Gen. Müd. Yrd.